Emine Polat: Geleneksel Kitre Bebek Sanatını Yaşatıyor

SOMUT Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı ünvanına sahip geleneksel giysili kitre bebek sanatçısı Emine Polat (73), tek hedefinin geleneksel Türk kültürünü yaşatmak, gelecek nesillerin de bunu öğrenerek yürütmesini sağlamak olduğunu belirtip, “Kitre bebek, sadece Türkiye’de yapılıyor. Eskiden yöremizde hangi kıyafetler giyiliyorsa, bire bir giydiriliyor. Bu sanatla kültürümüzü koruyoruz, geleneksel kıyafetlerimizi unutmamamızı sağlıyoruz” dedi.

Sanatçının el emeğiyle, geven bitkisinden elde edilen bir tür zamk olan kitre ve pamuğun karışımıyla oluşturulan kitre bebek, sadece Türkiye’de yapılıyor. Tarihi geçmiş yüzyıllara dayansa da Türkiye’de ilk kitre bebeğin 1950’li yıllarda ülkenin ilk kadın sanatçılarından Zehra Müfit tarafından yapıldığı biliniyor. Geleneksel kıyafetlerle giydirilen kitre bebekler, Türk geleneğini ve kültürünü gelecek nesillere aktarma rolünü üstleniyor. Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı ünvanına sahip geleneksel giysili kitre bebek sanatçısı Emine Polat, 52 yaşında tanıştığı kitre bebek sanatını severek sürdürüyor.

‘GELENEKSEL GİYSİLERİ CANLANDIRMAYI SEVİYORUM’

Çalışma hayatının çocuklarını büyüttükten sonra 39 yaşında başladığını belirten Emine Polat, “Halk Eğitim merkezlerinde çalıştım. O zamanlarda beni zihinsel engelliler okuluna yönlendirdiler. 1995 yılında Çiğli Fakir Kimsesiz Zihinsel Engellileri Koruma Derneği’ni kurdum. 1999 yılında zihinsel engelliler için Çiğli’de okul yaptırdık. Okulu devlete bağışladık. Şu anda hala aktif, o okul benim onur kaynağım. 2004 yılında Motif Halk Oyunları Derneği’nin açtığı yarışma ile kitre bebek yapmaya başladım. Hiç bebek yapmamıştım, eğitimini de almamıştım. Çok acemi olmama rağmen bebeklerim Türkiye genelinde dereceye girdi. Ondan sonra devam ettim, kurslar açtım. Kız meslek lisesi mezunuyum. Akşam sanat okullarının bütün dallarına gittiğim için elimden her şey geliyor. Nakşını, dikişini, çiçeğini, her şeyini kendim yapabiliyorum. O nedenle de başarılı oldum” dedi.

Geleneksel giysileri canlandırmayı sevdiğini dile getiren Polat, “Onlarla yaşıyorum. Bugüne kadar yaptığım bebek sayısı 350’yi buldu. 160’ını Malatya Kent Müzesi cüzi bir miktar karşılığında satın aldı, daha sonra 10 tane de ben hediye ettim. Oldukça fazla çalışmam var” diye konuştu.

‘BEBEKLERİN DEĞERİ 3 BİN LİRA’

Kitre bebek sanatının sadece Türkiye’de yapıldığını ifade eden Polat, “İlk başladığımda nasıl yapacağımı öğrenmek için kitap, kaynak bulamamıştım. Kendi çabalarımla başarmıştım. Şimdi çok güzel şeyler yapan arkadaşlar var, onları gıptayla izliyorum. Gençlerimizin bu işe yönelmeleri de hoşuma gidiyor. Ağrı’da bir kadın internetten bakarak kendi çabalarıyla öğrenmiş, çok güzel bebekler yapmış. Böyle olunca çok mutlu oluyorum” ifadelerini kullandı.

Yetiştirdiği öğrencilerin sanatı devam ettirmediğini söyleyen Polat, “Öğrencilerim keşke devam ettirselerdi. Yaptığı ürünü satmazsa kadın, kitre bebek yapmaz. Şu anda değeri 3 bin lira” dedi.

‘GELENEKSEL KIYAFETLERİ UNUTMAMIZI SAĞLIYOR’

Türkiye’de hemen hemen her ilde kitre bebek yapan sanatçılar olduğunu aktaran Polat, “Tek hedefim kültürümüzü yaşatmak, gelecek nesillerin de bunu öğrenerek yürütmesini sağlamak. Çünkü gerçekten güzel bir çalışma. İnşallah gençlerimiz heves eder de bu çalışmalar devam eder. Kitre bebek, sadece Türkiye’de yapılıyor. Eskiden yöremizde hangi kıyafetler giyiliyorsa, bire bir giydiriliyor. Araştırıyorum, bakıyorum, kaynak buluyorum ya da kişilerden faydalanıyorum. Eskiden annemiz, babamız, ninelerimiz ne giymişse bebeklere bire bir giydiriliyor. Bu sanatla kültürümüzü koruyoruz, geleneksel kıyafetlerimizi unutmamamızı sağlıyoruz” diye konuştu.

Related Posts

Evinde egzotik hayvan besleyen kişiye 472 bin TL ceza

Bursa’da yasa dışı şekilde bulundurulan egzotik hayvanlar koruma altına alındı.

Kartalkaya Komisyonu Bolu Belediye Başkanı’nı dinledi: ‘Bakanlıklar soruşturulmuyor’

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Kartalkaya’da 78 kişinin yaşamını yitirdiği otel yangınını araştırmak için kurulan Meclis komisyona geldi. Oteli denetleme yetkisinin il özel idaresinde olduğunu belirten Özcan “Bilirkişi raporunda belediye, özel idare, çalışma bakanlığı, kültür bakanlığı olayda etkili deniyor. Ama sadece iki kurumla ilgili adli süreç işliyor. Belediye ve özel idare. Bakanlıklarla ilgili soruşturma izni verilmemesi, davaların açılmamasıyla sonuçlanıyor. Davanın bir an önce açılması lazım” dedi.

MHP’den 5 gün sonra Türkeş’in kızına cevap

Alparslan Türkeş’in kızı Ayyüce Türkeş’in şoförü ve korumasına 3 Mayıs Türkçüler Günü’nde Ülkü Ocaklı bir grup tarafından saldırı gerçekleşmişti. Olayla ilgili 5 gün sonra açıklama yapan MHP, hem Türkeş’in kızına hem de İYİ Parti’ye sert sözlerle yüklendi.

Düşen kuzenini kurtarmaya çalışırken birlikte boğulmuşlar

Şanlıurfa’da sulama kanalında boğulan 2 kuzenden İbrahim Halil Kılıç’ın (13) dengesini kaybederek suya düştüğü, bu sırada Rüveyda Demir’in (12) kuzenini kurtarmaya çalıştığı ve birlikte akıntıya kapıldıkları ortaya çıktı.

Deprem korkusu ‘taşınmayı’ düşündürtüyor: Marmara bölgesinde her üç çalışandan biri gitmeyi istiyor

İstanbul ve çevresinde ikamet eden çalışanlar üzerinde gerçekleşen bir araştırmaya göre, çalışanların büyük bir kısmı deprem endişesiyle taşınmayı düşünüyor.

Başından vurulan Hilal’in katiline ağırlaştırılmış müebbet

Diyarbakır’da, dini nikahla birlikte yaşadığı Hilal Kar’ı (33) ayrıldıktan 1 yıl sonra tabanca ile başından vurarak öldüren Mehmet Demirhan, ‘Tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan yargılandığı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir