İspanya, İsrail’den 287,5 Milyon Avroluk Tanksavar Füze Alımını İptal Etti
Ankara – İspanya, İsrail’den 287,5 milyon avroluk tanksavar füze alımını iptal etti. Karar, Gazze saldırıları sonrası İsrail savunma sanayisine bağımlılığı azaltma ve savunmada etik duruş benimseme hedefiyle alındı.
İspanya merkezli El Pais gazetesi hükümetin, İsrail’den 287,5 milyon avro karşılığında bin 680 adet Spike LR2 tanksavar füzeleri ve 168 fırlatma sistemlerinin alımını iptal ettiğini duyurdu. Bu kararın, İsrail savunma sanayisine olan teknolojik bağımlılığı azaltmayı hedefleyen “teknolojik ayrışma” planının parçası olarak alındığı belirtildi.
El Pais gazetesinde yer alan habere göre, İspanya Savunma Bakanlığı, Rafael şirketinin lisansı altında İspanya’da üretilecek olan bin 680 adet Spike LR2 tanksavar füzesi ve 168 fırlatma sisteminin alımını iptal etti. Toplam değeri 287,5 milyon avro olan bu anlaşma, İspanyol ordusunun modernizasyonu kapsamında planlanmıştı. İptal kararı, İsrail’in Gazze’ye yönelik askeri operasyonları ve bu operasyonlar sırasında işlenen insan hakları ihlalleri iddialarıyla ilgili uluslararası tepkilerin ardından geldi.
Haberde ayrıca, “İspanya’nın yeni çoklu roketatar sistemi SILAM projesinin de İsrail teknolojisinden arındırılacağı” aktarıldı. Buna göre, daha önce İsrail’in Elbit Systems şirketiyle işbirliği içinde geliştirilen sistem, artık tamamen İspanyol şirketleri tarafından üretilecek. Bu değişiklik, projenin yeniden tasarlanmasını gerektirecek ve muhtemelen teslimatlarda gecikmelere yol açacak.
İspanya Savunma Bakanlığının, Rafael şirketinden almayı planladığı 46 adet lazer hedef belirleyici sistemi içeren 207,1 milyon avroluk anlaşmanın durumu ise belirsizliğini koruyor.
İspanya hükümeti, İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonlarına karşı uluslararası tepkiler doğrultusunda, İsrail savunma sanayisiyle olan işbirliğini gözden geçirme kararı aldı. İspanyol medyasında yer alan haberlere göre bu karar, İspanya’nın savunma sanayisinde daha bağımsız ve etik değerlere uygun bir yol izleme çabasının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Ayrıca bu gelişmelerin, İspanya’nın savunma politikalarında önemli bir dönüm noktasını temsil ettiğini ve ülkenin uluslararası ilişkilerdeki duruşunu yeniden şekillendirme çabalarının yansıması olarak görüldüğü belirtiliyor.
